Sağlıklı beslenme her zaman sağlığın korunması açısından önemlidir.Ancak geçtiğimiz yıl başlayan ve devam eden günlük yaşantının durma noktasına gelmesine sebep olan Covid -19 beslenme ve bağışıklık ilişkisini bir kez daha hatırlattı. Sağlıklı beslenme ; hastalıklardan korunmak sağlıklı bir vücut sağlıklı bir immün sistem ( bağışıklık sistemi ) sağlıklı ve kaliteli yaşam için hayatın her döneminde önemlidir ve önemli olmaya devam edecektir.
Ancak
dünyamızın yaşadığı pandemi döneminde sağlıklı
beslenme önerileri çerçevesinde
bedenimizi beslerken duygular zaman zaman beslenemedi . Günlük hayat akışı değişirken yeme
davranışları bozuldu, uyku düzeni , iş ve okul hayatları değişti , kısıtlamalar
da eklenince var olan sağlık sorunları nedeniyle sağlık kuruluşlarına yeterince
başvuramadığı için sağlık sorunlarında artışlar
ve yeme davranışlarının etkilenmesiyle birlikte artan kilo sorunları
şişmanlık veya ( halk arasındaki
deyimiyle coronozebite) söz konusu oldu.
Aşıların dünyada ve ülkemizde
gelişmeleri ve aşılanan bireylerin artması ile birlikte gelecek günlerde yaşam şartlarında sağlık
otoritelerinin önerileri ile değişimler olabileceğini işaret etmektedir. Ancak
her aşamada halen sağlığımız için
sağlıklı beslenme , bireysel önemleler ,hijyen maske vb kurallara uymaya gayret etmek
gerekmektedir.
Bu
dönemde ; sağlık sorunlarının dışında artan kilo sorunlarına çözüm bulmak için çok çeşitli diyet
uygulamaları popüler kültürün etkisi ile ortaya çıkmaya başladı. Bağışıklık ve
sağlık açısından bu çeşitli diyet uygulamaları bedeni ciddi
anlamda olumsuz etkileyebilmektedir .
Diyet ;genel
anlamı ile düzenli olarak tüketilen yiyeceklerin tamamı anlamına gelmektedir
Sağlık veya hastalık durumuna göre bireysel farklılıklar gösterebilir. Bireyin
yiyecek kavramları kendisini dışında toplum tarafından da
şekillendirilebilmektedir . Günümüzde kilo ve obezite problemlerinin artması
nedeni ile bilimsel anlayışın dışında uygulamalar
bedeni ve bağışıklığı olumsuz yönde
etkilemeye neden olmaktadır.
Obezite dünya çapında önemli bir sağlık
sorunudur. Dünya Sağlık Örgütünün
verilerinde 1.9 milyardan fazla Yetişkin
ve 41milyon 15 yaş altı çocuğun obez
olduğunu tahmin etmektedir . Obezite ve kilo problemi bu kadar artarken bu beslenme alışkanlıklarından sonucunda
ortaya 140 -150 milyar ton gıda esnafının söz konusu olduğu yapılan çalışmalar da tespit edilmiştir. Yani dünyada üretilen gıdanın 1/3 ü israf edilmektedir
Ülkemizde de tüm
dünyada olduğu gibi obezite ve kilolu olma
sıklığı hem yetişkin hem de çocuk ve adolesanlarda giderek artmaktadır. . Ayrıca
kilo problemi ortaya çıkmaya başladığında normal ağırlıklı kişilere göre
tip 2 diyabet görülme riski obezitesi olan erkeklerde 7, kadınlarda ise 12 kat
artmıştır. Her 5 kanser ölümünden 1’i obezite kaynaklıdır. Normal ağırlıktaki
kişilerde uyku apnesi riski %25 iken obezitesi olan kişilerde bu oran %45’e
kadar çıkmaktadır. Kalp ve damar hastalıkları obezitesi olan kişilerde başta
gelen ölüm nedenidir. Bu sağlık
sorununa çözüm bulmak için birçok faktörün bir arada çözüm ortağı olması
gerekir .Ancak BESLENME SÜRDÜRÜLEBİLİR BESLENME
konusu giderek önem kazanamaya başladı
Sürdürülebilir Beslenme Nedir ?
Sürdürülebilir beslenme 1900'lü yıllarda ortaya çıkan FAO tarafından
tüm bireylerin ve gelecek nesillerin
sağlıklı olma durumlarını
sürdürülebilmesi ve besin ihtiyaçlarının karşılanmasını sağlayan ve düşük
çevresel etkisi olan beslenme şekli
olarak tanımlamıştır.Hem beden Hem de toplum sağlığı için oldukça önemli
olduğu bilinmektedir. FAO ve Birleşmiş
Milletler Çevre Programı tarafından ‘Sürdürülebilir Beslenme “
farkındalığının artmış olması için bir çok çalışma yapılmaktadır.
Batı tipi
diyetler ve popüler kültürün etkisi ile ortaya çıkan uygulamalar ile gereğinden fazla hayvansal gıda tüketimi toprak su ve sera gazı etkilerinin oldukça
yüksek olduğunu göstermektedir. Bu tür beslenme alışkanlığı bağışıklığı
etkilerken bulaşıcı olmayan çeşitli
sağlık sorunlarının da artmasında
önemli bir risk faktörü olduğu tespit edilmiştir.
Sağlıklı
beslenme ister kilo yönetimi isterse sağlık sorunlarının yönetiminde kişilerin ve toplumun beslenme
alışkanlıklarını koruma ve kazandırma açısından çok önemlidir Yapılan çalışmalarda Akdeniz
toplumlarının
uyguladığı Akdeniz tipi beslenmenin sağlanabilmesi için besin
üretiminin sonucunda sera gazı emisyonunun %30 oranında azaltabildiği tespit edilmiştir Yapılan çalışmalar Akdeniz
tipi beslenmenin söz konusu olduğu ülkelerde Amerika Birleşik Devletleri ve
Avrupa'ya göre çok daha düşük kalp damar sağlığı sorunları ölüm oranları ve
uzun yaşam tespit edilmiştir .Akdeniz tipi
beslenme ( Akdeniz Diyeti ) hem sağlığa değer katması hem de
sürdürülebilir olması nedeniyle
önemlidir Akdeniz diyeti ya da beslenme modeli sağlığa ve çevreye olan
etkileri dışında yaşam tarzı olarak kabul edilebilmektedir .Ekosisteme desteği
kolay temin edilebilir olması çoklu doymamış yağ asitlerinden zengin olması tam
tahıllar meyve ve sebzeden zengin olması, işlenmiş gıda ,rafine şeker ,et ve
süt tüketiminin ihtiyaç ölçüsünde tüketiliyor olması, alkolün orta düzeyde
tüketimine sahip olması ile fark yaratabilmektedir.
Bu verileri değerlendirdiğimizde kendiniz için yapabileceğiniz bir şeyler
mutlaka vardır.